Çevrimiçi eğitimler kurumsal firmalar tarafından uzunca bir süredir kullanılan eğitim çözümleri olsa da pandemiyle birlikte pek çok sektörde daha küçük ölçekli ve çevrimiçi eğitim geçmişi olmayan firmalar da bu eğitim yöntemiyle tanıştı. Pandeminin gereksindirdiği online toplantı ve çevrimiçi eğitim ihtiyaçları pek çok kurumda genellikle aynı araç üzerinden giderilir hale geldi. Bu blog serimizde online senkron eğitim araçlarıyla gerçekleştirilen sanal sınıf eğitimlerinde gerek eğitmenler, gerek kurumsal akademi çalışanları, gerekse de uzaktan eğitim uzmanları olarak hangi noktalara dikkat etmemiz gerektiğinden kısaca bahsedeceğiz.

Senkron Uzaktan Eğitim nedir?
Senkron uzaktan eğitim yani eşzamanlı uzaktan dediğimizde eğitmen ve öğrencinin aynı zamanda etkileşime girdiği bir eğitim modelinden bahsediyoruz. Senkron eğitim, geleneksel yüz yüze eğitim anlayışının modelidir. Eğitmenle öğrenci eşzamanlı olarak ders kurgusu içerisinde etkileşime girerler. Uzaktan eğitim modeli ise öğrencinin kendi kendine bir uzaktan öğrenme aracı kullanarak eğitmenden bağımsız olarak kendi ritmine göre asenkron olarak öğrenmesi amacıyla tasarlanmıştır.
Bu çerçevede senkron uzaktan eğitim yöntemi olarak sanal sınıf, uzaktan eğitim türleri içerisinde geleneksel yüz yüze eğitime en yakın yöntemdir diyebiliriz. Bu nedenle de bir uzaktan eğitim yöntemi olmasına rağmen sanal sınıf eğitimleri yüz yüze eğitime dair pek çok öğeyi içinde barındırmaktadırlar.

En Başta Sorulması Gerekenler

Kurumumuzda sanal sınıf üzerine kurulu bir program oluşturmadan önce sormamız gereken belli başlı sorular bulunmaktadır. Bu sorular ve ayrıntılarını şu şekilde sıralayabiliriz:

• Bu bir eğitim mi, sanal toplantı mı?
Pandeminin getirdiği uzaktan erişim ihtiyacı nedeniyle Zoom, Microsoft Teams, Webex gibi araçlar pek çok kurumda hem eğitim hem de toplantı için kullanılmaya başlanmıştır. Bu durum bazen aksiyon gerektiren konulardaki bazı eğitimlerin toplantı haline gelmesine, bazen de içinde bilgi barındıran başlıklar olan toplantıların eğitime dönüşmesine neden olabilmektedir. Bu araçlarla bir toplantı gerçekleştirilecekse etkinliğe toplantı metodolojisiyle yaklaşılması; eğitim gerçekleştirilecekse de eğitim metodolojisi kullanılması önem taşımaktadır. Yani yapılacak etkinliğin çerçevesinin önceden belirlenmesi, kullanıcılara amacın bildirilmesi, kişilerin beklentilerinin bu doğrultuda yönlendirilmesi gerekmektedir. Mümkünse toplantılar sanal toplantı araçlarıyla, eğitimler de bu iş için tasarlanmış sanal sınıf uygulamalarıyla gerçekleştirilmelidir.

Bu noktada pek çok sanal toplantı aracının sanal sınıf uygulaması olarak kullanıldığı göz önünde bulundurulduğunda bu iki aracı ayırt etmenin zor olduğunu kabul etmek durumundayız. Sanal sınıf uygulaması dediğimizde bir LMS’le entegre çalışan, katılımcı kaydı tutan, eğitim raporu sunabilen, eğitim materyallerini paylaşabilen, soru-cevap, beyaz tahta, anket gibi interaktivite araçlarına sahip bir platfomdan bahsettiğimizi söyleyebiliriz.

• Yapacağımız etkinlik bir eğitimse hangi eğitim ihtiyacına hizmet ediyor?
Eğitim profesyonelinin yapılacak etkinliğin eğitim olduğunu belirleyebilmesinin temel yöntemi eğitimin hedef, amaç ve kazanımları hakkında sorular sorması ve talep edilen etkinliğin bir toplantı olmadığını netleştirmesidir. Öteki türlü eğitim adı altında toplantı etkinliği gerçekleştirmek gibi sıkça karşılaşılan durumun ortaya çıkması mümkündür. Aslında sanal sınıf etkinliklerini de aynı yüz yüze eğitimlerde olduğu şekilde planlayarak, analiz ettiğimizde; yani amaç, hedef ve kazanımlarını belirlediğimizde ve bu hususlar konusunda eğitmenle de anlaştığımızda eğitimin çerçevesini net şekilde çizmiş oluruz.

• Bu etkinlik bir toplantıysa bizim/ benim yapmam gereken bir iş mi yoksa delege mi edilmeli?
Eğitim aracıyla toplantı aracının aynı uygulama üzerinden gerçekleştirildiği kurumlarda eğer bir toplantı talebi geliyorsa bu etkinliğin iç iletişim, IT gibi bu alana bakan ayrı bir departmana delege edilmesi genel verimlilik nedeniyle önem taşımaktadır. Online eğitimin gereksinimleriyle, iç iletişim faaliyetlerinin gerektirdiği kurgular ayrı kurgulardır. Bu çerçevede her konuyu kendi uzmanının üstlenmesi en sağlıklı yol olacaktır. Yine de bazı kurumlarda kaynak sıkıntısı nedeniyle hem altyapı, hem de insan kaynağı olarak eğitim birimlerinin iki işi de üstlenmesi söz konusu olmaktadır. Böyle bir organizasyonda üst yönetimi olabildiğince bilgilendirmekte ve araçların ayrıştırılması, altyapının toplantı ve eğitim için ayrı dizayn edilmesi için uzun vadeli bir plan ortaya koymakta fayda vardır.

• Eğitim kaydı tutulacak mı?
Eğitim kayıtlarının altyapının imkan verdiği ölçüde her daim tutulmasını öneririz. Bu kayıtların sonradan tekrardan online eğitim olarak açılması ve önemli alanlarının kesilip tekrar kurgulanarak ayrı bir eğitim videosu olarak oluşturulması ve LMS üzerinden her daim ulaşılır hale getirilmesi kurumsal eğitim kütüphanesinin geliştirilmesi açısından önem taşımaktadır. Kayıt işleminin profesyonel eğitmenden izin alınarak veya sözleşmeye konu edilerek yapılması gerekmektedir, keza bazı eğitimlerde içeriğin bu tarz bir kullanım için eğitmen tarafından paylaşımı izne tabi olabilir. Herhangi bir yasal sorun yaşamamak adına kayıt almadan önce eğitmenlerden ve mümkünse katılımcılardan izin almanızı öneririz.

• Eğitim raporu tutulacak mı?
Online eğitimlerin raporlarının tutulması hem yıllık kurumsal eğitim saatinize katkı yapması, hem de gerektiği yerlerde konuyla ilgili eğitimin verildiğinin kanıtlanabilmesi için önem taşımaktadır. Bu sebeple toplantı araçları kullanılıyorsa bu araçların LMS’le entegrasyonu sağlanmalı veya bire bir sanal eğitim aracı kullanılıyor ise bu aracın rapor özellikleri kullanılmalıdır. LMS entegrasyonuna sahip araçlar sayesinde hangi gün hangi saate hangi kullanıcının ne kadar süreyle eğitime iştirak ettiğinin kaydı tutulabilmekte ve raporlama yapabilmektedir.
—-
Rehberimizin ikinci yazısında sanal sınıf eğitiminden önce yapılması gerekenleri aktaracağız.